Namaz | Rasululllahın Namaz kılma Şekli
Namaz | KİTABIN YAZILMA NEDENİ islami site
Bu konuda derli toplu bir kitap göremediğim için, ibadetlerinde Peygamberlerinin yoluna uymaya önem veren müslüman kardeşlerime, tekbirden selâma Hz. Peygamber’in namaz kılma şekli ile ilgili bütün konuları mümkün olduğunca içeren bir kitap yazmayı kendime bir görev kabul ettim. Bu kitapla, Hz. Peygamber’i gerçekten sevenler arasında bu kitabı okuma imkânı bulan kişilere, onun: “Benim namazı nasıl kıldığımı görüyorsanız, siz de öyle kılın.” hadisindeki emrini yerine getirerek namaz kılmayı mümkün kılsın istedim. Bu sebeple, konu üzerinde ciddiyetle durdum ve konuyla ilgili hadisleri çeşitli hadis kaynaklarından araştırdım. islami sohbetSonuçta elinizdeki bu kitap ortaya çıktı. Prensip olarak, hadis usûl ve kaidelerine göre senedi sabit olan hadislerden başkasını kitaba almadım. Namazın ister biçimiyle, ister zikirleri ve faziletiyle ilgili olsun, meçhul ve zayıf ravilerin tek başlarına rivayet ettikleri hadislerden uzak durdum. Çünkü ben, Hz. Peygamber’e aidiyeti sabit olan hadislerin,[1] konunun aydınlanmasında zayıf hadislere ihtiyaç bırakmayacak kadar çok olduğuna inanıyorum. Zira zayıf hadis ittifakla, sadece zan ve zann-ı galib belirtir. Allah Teâlâ’nın buyurduğu gibi, “Zan ise hiç şüphesiz hakikat bakımından bir şey ifade etmez.”[2] Hz. Peygamber (s.a.v.) de zan hakkında şöyle buyurmuştur:
“Zandan uzak durun. Çünkü zan, sözlerin en yalan olanıdır.”[3]
Allah Teâlâ, zanna dayanarak ibadet etmemizi istememiştir. Aksine Hz. Peygamber (s.a.v.), zanla amel etmemizi yasaklayarak şöyle buyurmuştur:
“Benim sözüm olduğunu bildikleriniz dışında benden hadis rivayet etmeyin.”[4]
Hz. Peygamber, zayıf hadisin rivayet edilmesini yasaklayınca, onunla amel etmeyi yasaklaması daha önceliklidir.
Kitabımı Üst ve alt olmak üzere iki bölümden oluşturdum ve bir çizgiyle bunları birbirinden ayırdım. Üst bölümde, hadislerin metinlerini ve onlarla ilgili gerekli bilgileri yazdım. Kitabın, başından sonuna kadar tutarlı ve insicamlı görünmesi için bunları birbiriyle irtibatlandırarak uygun bir şekilde düzenledim. Hadisleri, hadis kaynaklarındaki metin ve lafızlarıyla aktarmaya özen gösterdim. Bir hadisin, bazen birden fazla lafzı olabiliyor. Böyle durumlarda, sağladığı çeşitli faydaları gözönüne alarak bu lafızlardan birini tercih edip, diğerlerini bıraktım. Bazen hadise, diğer rivayetlerinde yer alan lafızlarını eklediğim de oldu. Böyle durumlarda da “Bir lafız da şöyledir” veya “Bir rivayet de şöyledir” demek suretiyle dikkat çektim. Hadisleri rivayet eden sahâbîleri -kaide dışı birkaç yer dışında- anmadım. Araştırılması ve müracaatı kolay olsun diye de hadisi rivayet eden hadis imamlarının isimlerini vermedim.
Alt bölüm ise, üst bölümün şerhi mahiyetindedir. Burada, üst bölümde yer alan hadisleri tahriç ettim. Hadisin lafızlarını, rivayet zincirlerini belirttim. Sened ve şahidlerinin, cerh ve ta’dil ve sıhhat ve zayıflık durumlarını, hadis usûlü kaidelerine göre açıkladım. Çoğu kez bazı rivayetlerinde diğerlerinde olmayan fazlalıklar bulunabiliyor. Metnin uyumluluğunu bozmadığı hâllerde bu fazlalıkları metin bölümünde yer alan hadislere ekledim. Buna da köşeli [ ] parantezle işaret ettim; fakat hadisin orjinalini tek başına rivayet eden ravi hakkında açıklama yapmadım. Tabiî bunu, hadisin rivayeti tek bir sahâbîden gelmiş ise yaptım; aksi durumda hadisi başlı başına ayrıca ele aldım. Nitekim “İstiftah Duaları” ve başka bölümlerde bunu göreceksiniz. Bu tarz, her kitapta bulunmayacak, nefis ve güzel bir şeydir. İhsanıyla salih amellerin tamam olduğu Allah’a hamdolsun.
Sonra, bu alt bölümde, naklettiğimiz hadis hakkında âlimlerin görüşlerini, her birinin delillerini tartışarak, açıkladım. Daha sonra, üst bölümde verdiğimiz doğru görüşü açığa çıkardım. Bazen burada sünnetten bir delili bulunmayan; sadece içtihatla ortaya konmuş olup, kitabımızın konularına da girmeyen bazı meseleleri de ele aldım.
Çeşitli zorluklar nedeniyle, kitabı iki bölümüyle birlikte basmak mümkün olmayınca birinci bölümü diğerinden bağımsız olarak basmayı uygun bulduk. Adını da “Gözle Görüyormuşcasına Tekbirden Selâma Hadislerle Hz. Peygamber’in Namaz Kılma Şekli” koydum.
Allah Teâlâ’dan bu çalışmayı, kerim vechi için has kılmasını ve bununla mü’min kardeşlerimi faydalandırmasını niyaz ediyorum. Elbette Allah işiten ve duaları kabul edendir.
——————————————————————————–
[1] Sabit hadis, muhaddislerce, iki türüyle sahih ve hasen (sahih li-zâtihi, sahih li-gayrihi ve hasen li-zatihi, hasen li-gayrihi) hadisleri içine alır.
[2] Necm, 28.
[3] Buhârî, Müslim. Hadis, “Gâyetu’l-merâm tahrîcu el-Helâl ve’l-harâm” kitabımda tahriç edilmiştir. (Hadis no: 412).
[Buharî, Nikâh 45, Edeb 57, 58, Ferâiz 2; Müslim, Birr 28-34, (2563-2564); Ebu Dâvud, Edeb 40, 56, (4882, 4917); Tirmizî, Birr 55 (2055), c.3, s.398-399. Mütercim.]
[4] Hadis sahihtir. Tirmizî, Ahmed ve İbn Ebû Şeybe rivâyet etmişlerdir.
Şeyh Muhammed Saîd el-Halebî “Müselselât”ında hadisi Buhârî’ye nispet etmiş; fakat yanılmıştır.
Sonra hadisin zayıf olduğunu gördüm. Önceleri Münavî’nin, İbn Ebû Şeybe’nin senedini sahih kabul etmesine bakarak, ben de hadisi sahih kabul ediyordum. Fakat araştırma imkanı bulunca, çok açık bir biçimde zayıf olduğunu gördüm. Çünkü onun senedi de Tirmizî ve diğerlerinin senedleriyle aynıymış. Bkz. “Silsiletu’l-ahâdîsi’d-daîfa” adlı kitabım (Hadis no: 1783). Resûlullah (s.a.v.)’in şu hadisi onun yerini doldurmaktadır: “Kim bilerek yalan bir sözü benden naklederse, iki yalancıdan biri odur.” Bu hadisi, Müslim ve diğerleri rivâyet etmiştir. Bkz. “Silsiletu’l-ahâdîsi’d-daîfa”nın Önsöz’ü (birinci cilt).
Hatta Hz. Peygamber’in şu hadisi ona hiç ihtiyaç bırakmaz: “Benden çok hadis nakletmekten sakının. Benim dilimden konuşan sadece hak ve doğru olanı konuşsun. Kim söylemediğim bir sözü söylemişim gibi benden aktarırsa, ateşteki yerine hazırlansın.” Bu hadisi İbn Ebû Şeybe (8/760), Ahmed ve başkaları rivâyet etmiştir. Hadis “es-Sahîha”da (1753) tahriç edilmiştir.
[Hadisin Tirmizî de tam metni şu şekildedir: “Benim sözüm olduğunu bildikleriniz dışında benden hadis rivâyet etmeyin. Her kim kasıtlı olarak bana dair yalan söz söylerse cehennemdeki yerine hemen hazırlansın. Her kim de Kur’an’ın tefsiri hakkında, kendi görüşüne göre hüküm verirse cehennemdeki yerine hemen hazırlansın.”
[Tirmizi, Tefsir 1 (3122), c.5, s.78.) -Mütercim.]
https://www.islamisite.net/namaz-rasululllahin-namaz-kilma-sekli/NAMAZAlt bölüm ise,cerh ve ta’dil ve sıhhat ve zayıflık durumlarını,Farzlar,hadis usûlü kaidelerine göre açıkladım. Çoğu kez bazı rivayetlerinde diğerlerinde olmayan fazlalıklar bulunabiliyor. Metnin uyumluluğunu bozmadığı hâllerde bu fazlalıkları metin bölümünde yer alan,rivayet zincirlerini belirttim. Sened ve şahidlerinin,üst bölümde yer alan hadisleri tahriç ettim. Hadisin lafızlarını,üst bölümün şerhi mahiyetindedir. Burada
Bir cevap yazın